02 yıl önce yazılan ve eleştirilere uğrayan eski yasanın yerini alan yeni yasa diğer dinlerin mensuplarına tanınan haklardan Müslümanlar’ın da yararlanmasını sağlıyor ancak camilerde verilecek vaazların Almanca yapılması zorunluluğu getiriyor.
Avusturya Sosyal Demokrat Partisi ve Avusturya Halk Partisi’nin oluşturduğu koalisyon hükümeti tarafından hazırlanan yasa 1 Ocak 2016 tarihinde yeni haliyle yürürlüğe girecek. Şimdiye dek sekiz maddeden oluşan eski ‘İslam Yasası’, Hristiyanlık ve Musevilik gibi diğer dinlere tanınan hakları ayrıntılı olarak belirlememesi nedeniyle eleştiriliyordu. Yeni yasa ile diğer dinlerin mensuplarına tanınan hakladan hukuken Müslümanlar da yararlanacak.

Buna göre, yaklaşık 300 bini Türkiye kökenli toplam 600 bin Müslüman göçmenin yaşadığı Avusturya’da, devlet finansmanı ile Müslüman mezarlıkları yapılması, hastanelere, hapishanelere ve askeri garnizonlara mescit açılması, Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı’nın yanı sıra Aşure Günü’nün resmi bayram olarak tanınması hedefleniyor.

Yasayla ülkedeki beslenme yönetmeliği de değişecek ve özellikle helal kesimi güvence altına alan ‘Müslümanlar, kendi kurallarına göre et ve diğer gıdaların kesim, üretim ve dağıtımını yapabilir‘ ifadesi ilave edilecek.

Yasa İslami örgütlerin çalışmalarında anayasal düzeni en üst merci olarak tanımaları ve camilerdeki vaazların Almanca yapılması zorunluluğunu da getiriyor. Viyana Üniversitesi’ne bağlı imam ve din görevlisi yetiştirecek bir İlahiyat Fakültesi’nin de 2016‘da açılması öngörülüyor.

Yasanın tartışılan maddelerinden biri, şu anda ülkedeki camilerde görev yapan ve yurt dışından düzenli maaş alan imam ve din görevlilerinin ülkede çalışmalarının ve bundan sonra dışardan imam getirilmesinin yasaklanması.

Avusturya İslam Cemaati’ne bağlı olarak çalışan 300 imamdan 65’i Türkiye’deki Diyanet İşleri’ne bağlı Avusturya Türk İslam Birliği’ne üye camilerde görev yapıyor. Maaşlarını Türkiye Maliye Bakanlığı’ndan alan imamların, yeni yasayla 31 Aralık 2015 tarihinden sonra Avusturya’da çalışmaları yasaklanıyor.

İslam Yasası’nda reform yapılmasına önayak olan Avusturya Dışişleri ve Uyum Bakanı Sebastian Kurz, bu bölümle ‘Yurtdışından derneklere etkilerin engellenmesinin’ hedeflendiğini söyledi. Geçen yıl Haziran ayında Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Viyana’da düzenlediği miting için Avusturya Türk İslam Birliği’ne bağlı camilerde bilet satılması ‘Türkiye siyasetinin Avusturya’ya taşınması‘ olarak değerlendirilerek eleştirilmişti. Bakan Kurz o dönemde ‚Camilere siyaset bulaşmamalı‘ şeklinde bir açıklama yapmıştı. Bu arada Avusturya’daki Müslüman kuruluşların çatı örgütü Avusturya İslam Cemaati, İslam Yasası’nın konuyla ilgili bölümünü diğer dini gruplara uygulanmaması nedeniyle kabul etmeyeceğini ve Anayasa Mahkemesi‘ne götüreceğini açıkladı.

Öte yandan Alman Hristiyan Demokratlar Birliği Partisi CDU’nun Avusturya’daki yeni yasanın Almanya’da uygulanabilirliğini saptamak için bir çalışma grubu oluşturduğu öğrenildi. Süddeutsche gazetesinin haberine göre, Alman muhafazakarlar yasadaki bazı maddelerin Almanya’da da gerekli olduğunu düşünüyor. CDU Almanya’da görev yapan imamların büyük bir kısmının Almanca bilmemesini ve camilerde vaazların Türkçe veya Arapça yapılmasını eleştiriyor.

VOA